23 Ocak 2009 Cuma

YÜREKLİ GAZETECİ
UĞUR MUMCU'YU
ANIYORUZ....

Bu ülkenin yok edildiğinden beri yerine bir daha benzerini bile koyamadığı, yürekli gazeteci Uğur Mumcu katledileli tam 16 yıl geçti... 24 Ocak 1993'te onu arabasına koydukları bombayla yok edenler bugün 2009 Türkiye'sini tamamıyla ellerinde tutuyorlar...



Yukardaki gazete küpürlü Uğur Mumcu karikatürünü, Uğur Mumcu, katledilme haberini aldıktan sonra çalıştığım mizah dergisinde çizmiştim... 1993 yılından kalma bir çizgi... Aradan tam 16 yıl geçti... Bu ülkeye düzgün, nitelikli, karakterli, donanımlı, yürekli, kısacası adam gibi adam yaramıyor. Bu ülke, karanlık güçlerin cirit attığı bir ülke... Bu tür "özel" insanları mutlaka bir şekilde yok ediyor. Ya bombayla, ya silahla, ya içeri atarak, ya işsiz bırakıp süründürerek, ya önünü kesip bir köşeye atarak ama mutlaka yok ediyor, ortadan kaldırıyor... Doğruların peşinde koşan, yürekli gazeteci Uğur Mumcu da bombayla yok edilenlerden oldu bu kara tabloda... Onun araştırmacı gazeteciliğinin ortaya döktüğü kirli çamaşırlardan nasibini alan güçler, bir şekilde devreden çıkardılar bu cesur yürekli kalemi... O'nun yok oluşundan beri araştırmacı gazeteciliğin kimlerin eline kaldığına bir bakın, bugün geldiğimiz "rezilden öte" medya vaziyetini daha iyi anlayın... Uğur Mumcu gittiğinden beri, onun yeri de diğer pek çok önemli değer gibi "BOŞ" kalmıştır. Doldurulamamıştır. Bugün onun bıraktığı yerde, aynı bir gazetecilikten eser yok... Kendi gazetesi de dahil olmak üzere, onun yerine bir benzeri daha konulamadı. Bu da bu ülkenin aslında bu tür değerleri ne kadar "ZOR" yetiştirdiğinin acı bir göstergesidir. Bugün sen-ben-bizim yandaş oğlan'dan ibaret rezil ötesi bir medyanın eline kalan Türkiye, karanlık bir sona doğru dört nala koşturuyor. Sevgili Uğur Mumcu da, yok edilen pek çok önemli değer gibi bu ülkeye "lüks"tü... İnsan merak etmeden duramıyor, bugün yaşasaydı, şu akla ziyan, şu perişan ötesi "Ergenekon" safsatası üzerine ne kara-mizah yazıları döktürürdü kimbilir? Hem de öyle kıytırık, dandik belgelerle, poliste bile olmayan kayıtlarla değil, harbi belgeler eşliğinde... Muhalif kalemi her daim belgelerle konuştuğu için belki o da şu anda içeri alınanlardan biriydi... BİZE GAZETECİLİĞİN NASIL OLMASI GEREKTİĞİNİ GÖSTERDİĞİN VE GİDERKEN GERİDE BIRAKTIĞIN O MÜTHİŞ IŞIK İÇİN SENİ BİR KEZ DAHA SEVGİ VE ÖZLEMLE ANIYORUZ, ARIYORUZ...

Cihan Demirci

------------------------------------------------------------------
VAHİT AKÇA ÇİZİYOR:
"KEMAL HAKKINDA HERŞEY"

Vahit Akça arkadaşımız film afişine şu notu eklemiş: "MUSTAFA filmi çekildi... Ergenekon'a, krize ragmen tartışması hala gündemde.. Peki ya KEMAL? KEMAL'i bilmeyen var mı? 'KEMAL hakkında herşey' İstanbul'da 29 Mart'ta vizyona giriyor... Afişini 'basın sızdırmaları', 'telekulak' vs. her türlü yolu kullanarak binbir zorluklarla bulabildim. 'KEMAL hakkında herşey' yaşanmış gerçek olayları anlatıyor.. 'MUSTAFA'nın seveni, sevmeyeni oldu... KEMAL'in de öyledir kanımca... Ama ne olursa olsun yaptıklarını, karşıtları bile yabana atamıyor... Duyduk ki, İstanbul'a başkan olacakmış.. Valla seçim sloganı da 'yaptıklarım, yapacaklarımın teminatıdır.' olur herhal..."