30 Haziran 2010 Çarşamba

SUAT
YALAZ
USTADAN
YANIT
GELDİ

Sevgili MİZAHHABER okurları.. Cihan Demirci'nin dün MİZAHHABER'de yazdığı "Çizgi Romanın Büyük Ustasından Karikatürü Küçümseyici Sözler" yazısını Akdağ Saydut arkadaşımız Suat Yalaz ustaya iletmiş. 2010 yılında KARAOĞLAN çizgi romanı 50. yaşına ulaşan Suat Yalaz'ın bu eleştiriye yanıtı da ustalığına yakışır bir olgunlukta olmuş... Suat Yalaz'ın yanıtını ve Cihan Demirci'nin bu yanıt üzerine yazdıklarını aşağıda aynen yayınlıyoruz... Gelin okuyalım...


CİHAN BEY KARDEŞİM, MERHABA.

YAZINIZ ÇOK GÜZEL VE ÇOK HAKLI, ÇİZGİYLE VE YAZIYLA MİZAH SAN'ATINA GERÇEKTEN HAKİM BİR GENÇ ARKADAŞIMIN YAZISIYDI..

BENİ SUÇLAMANA RAĞMEN, YANLIŞ ANLAŞILDIĞIM İÇİN KIRILMADIM.

"KARİKATÜR, ÇİZİLMESİ AÇISINDAN KOLAYDIR. GENÇLERİMİZ ONUN İÇİN O KOLAY YOLU SEÇİP, BİR DE ESPRİ PATLATIYORLAR, OLUP BİTİYOR."
DEMEK İSTEDİM.

BEN DE KARİKATÜR ÇİZDİĞİM DÖNEMLERDE BUNUN TADINI ÇOK İYİ ÇIKARIYORDUM...

KARAOĞLAN'I ÇİZMEĞE BAŞLADIĞIMDA HAYATIM KAYDI ADI SANKİ.. KARİKATÜRÜ 2O DAKİKADA ÇİZİYORDUM, OYSA BİR KARAOĞLAN SAYFASI BÜTÜN GÜNÜMÜ ALIYORDU.. FUTBOL OYNAMAK, SİNEMAYA GİTMEK HAKGETİRE.. "MANİTAM" RESMİN BİTMESİNİ BEKLERKEN AĞAÇ OLUYORDU.

PROGRAMA BENİ ANSIZIN ÇAĞIRDILAR, HAZIRLANAMADIM, BİİR.

KONUMUZ "KARAOĞLAN"DI.. DOĞUŞU, FİLMLERİ, AVRUPA ÇIKARMASI... KARİKATÜR TOPLANTISI DEĞİLDİ, İKİİ,, ( Bir KARİKATÜR programı yapılırsa orada, karikatürün nasıl ince zekaya ve estetiğe dayalı yüce bir san'at olduğunu
dilim döndüğünce, sesim çıktığınca uzun uzun anlatırım.)

ALTAYLI'NIN "ÇİZGİ-ROMANIN GELİŞMEMESİNDE BİZ BASININ DA SUÇU YOK MU ACABA ?" LAFI HARİKA BİR FIRSATTI.. HEP, BASIN DEVLERİNE BUNU NASIL DUYURSAM, DİYE DÜŞÜNÜRDÜM.. TAM KONUŞACAKTIM, BARDAKÇI KONUYU DEĞİŞTİRDİ.. PROGRAMDAN SONRA ODASINDAKİ 1 SAATLİK SOHBETTE BU KONUYU AÇTIM..

"GENÇLER, ÇİZGİ-ROMAN OKUMUYOR, BİLGİSAYARDA OYUN OYNAMAYI SEVİYORLAR" DEDİ.. ONLARA, GÜZEL ÇİZİLMİŞ, SÜRÜKLEYİCİ RESİMLİ-ROMANLAR VERMEZSEN, GENÇLER DE BİLGİSAYARDA OYUN OYNARLAR TABİİ.

CİHAN KARDEŞ,
YAZINDAKİ DÜŞÜNCE SAĞLAMLIĞINDAN DOLAYI SENİ KUTLUYOR, BİR KARİKATÜRİST OLARAK, GÖSTERDİĞİN DUYARLILIK İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM.

SELAM, SEVGİ VE ÖVGÜLERİMLE,

SUAT YALAZ

----------------------------------------------------------

SEVGİLİ SUAT YALAZ USTA; Son yıllarda hiçbir eleştirime böylesine olgunlukta bir yanıt almamıştım... Hatta sizin programda beğendiğiniz bir çizer olarak ismini verdiğiniz Mehmet Çağçağ, bir kaç yıl önce Leman'la ilgili eleştirilerime çok ağır, çok aşağılayıcı, bir karikatürcüye yakışmayacak düzeyde yanıtlar vermişti dergisinden... Yanıtınızla, en ufak bir eleştiriye tahammülsüz davranan arkadaşlara da örnek olacak olgunluk göstermiş oldunuz. Sırf bu yüzden bile teşekkür edebilirim. Bu eleştirileri zaten gelenin gidenin vurduğu, hayatlarımızın içinde hepten geriye düşen karikatüre ve mizaha sahip çıkma güdüsüyle yapıyorum. Başkaca bir amacım yoktur. Günümüz gençliği çizgi romanın da, karikatürün de ne olduğunu bilmez bir haldeyken, bir çizgi roman ustasından karikatür hakkında böylesi tanımlamalar duyunca üzülmüştüm.

Karikatürün ülkemizde son yıllarda, özellikle de Leman dergisinin 90'lı yılların ikinci yarısından başlayarak yaptığı yanlışlarla, yarattığı olumsuz ortamda karikatürcü yetiştiremez hale gelmesi de bu işin görülmek istenmeyen başka bir acı gerçeğidir. Günü geldiğinde konuşulacak bir derin konudur bu. Karikatür günümüzde bu işi çok kolay zannedenlerin, bu işi bilmeden yaptığı bir sanat haline gelmiş olabilir ama onları eleştirmek ayrıdır, karikatürü çok basit bir sanatmış gibi göstermek ise başka...

Zamanında bu tür bir kaç programa çıktığımda, orada insanı konuşturmadıklarını görünce, bu tür programlardan uzak durmayı tercih eder olmuştum. Özellikle programı sunan birden fazlaysa konuğun işi çok zor oluyor. Onlar konuşuyor, hatta size kendi söylemek istediklerini söyletip programı bitiriyorlar... Konuşamadığınızı tahmin ettiğim bu tür programların asıl amacının konuğu konuşturmamak olduğunu da tecrübelerimle rahatlıkla söyleyebilirim. O yüzden fırsat bulunan anlarda da çok dikkatli konuşmak gerekiyor sevgili Yalaz usta... Murat Bardakçı'nın yaptığı "Tarihin Arka Odası"nda Pelin Batu'nun bir süs figürü olarak her hafta nasıl konuşamadığını doğrusu ben artık izlemez oldum. Midem kaldırmıyor bu tarih tiyatrosunu... Verdiğiniz yanıttan Murat Bardakçı-Fatih Altaylı-Habertürk şeytan üçgenine düştüğünüz anlaşılıyor. Gördüğünüz gibi televizyon çok tehlikeli bir alet. Yanlış yaptırtması çok kolay, doğrusu ise çok az. Umarım ilk fırsatta hem karikatür adına, hem de sizden sonra yetişen çizgi romancılar adına daha güzel sözler duyarız sizden. Aracılık eden Akdağ Saydut arkadaşıma da teşekkür ediyorum. Sevgilerimle...

CİHAN DEMİRCİ