31 Mayıs 2011 Salı
Muğla'nın Bodrum İlçesi’nde toplanan 28'inci Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Seçici Kurulu İngiliz Ross Thomson'un karikatürünü birinci seçti. Yarışmada ikinciliği İsrailli İlya Katz, üçüncülüğü ise Alman Werner Rollow kazandı. Bu yıl yarışmada ödül alan 15 karikatürcü arasında Türk çizer bulunmuyor!..
Uluslararası jüri üyeleri yarışmaya katılan ünlü karikatüristlerin bu yıl politika ve karamsar çizgilerden çok neşeli, eğlenceli ancak çevre, doğa ve insana duyarlı hoş karikatürlerle sorunlarını yansıttıkları konusunda fikir birliğine vardı. Bodrum’da Işıl Club Milta Tatil Köyü'nde dün yapılan toplantıda 28'inci Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Seçici Kurulu'ndaki uluslararası jüri, 79 ülkeden katılan 885 sanatçının 2 bin 729 karikatürü arasından seçilen 37 ülkeden 118 sanatçının 138 serbest konulu eserini değerlendirmeye aldı.
Aydın Doğan Vakfı Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı ve Genel Müdür Yardımcısı Gündüz Alpman'ın da katıldığı toplantıda jüri başkanlığını İngiliz Ralph İdris Steadman yaptı. Karikatürist Ercan Akyol, Steve Bell (İngiltere), Latif Demirci, Selçuk Demirel, Mohamed Effat Abdelazim İsmail (Mısır), Maira Kalman (ABD), Rick Meyerowitz (ABD), Tan Oral, Hideo Takeda’dan (Japonya) oluşan jüri ise birinciyi seçmek için yaklaşık sekiz saat çalıştı. Yapılan puanlamada finale kalan 15 eser arasından birinciyi seçmek çok zor oldu. Geç saatlere kadar süren çalışmanın ardından, birinciliği İngiliz karikatürist Ross Thomson, ikinciliği İsrailli İlya Katz ve üçüncülüğü Alman Werner Rollow kazandı. Thomson karikatüründe, Afrika kıtasından gelen tıka basa dolu bir tekneyle Ege ve Akdeniz sahillerine gelen göçmenleri çizdi.
BAŞARI ÖDÜLLERİ
Seçici Kurul ayrıca Nadia Aghabeigi (İran), Sava Babic (Sırbistan), Razvan Tenie Bradean (Romanya), Jerzy Gluszek (Polonya), Jozef Gruspier (Slovakya), Moacir Knorr Gutterres (Brezilya), Victor Kudin (Ukrayna), Pol Leurs ( Lüksemburg), Angel Ramiro Zapata Mora (Kolombiya), Listes Nikola (Hırvatistan), Oton Anton Reisinger (Hırvatistan) ve Reiner Schwalme’yi (Almanya) Başarı Ödülü’ne değer gördü.
GENİŞ KONULU YELPAZE
Yarışmada sonuçların açıklanmasından sonra DHA muhabirine açıklamada bulunan Milliyet Gazetesi Açık Pencere karikatüristi Ercan Akyol, daha önceki yıllarda yarışmaya katılan karikatürlerin büyük bir bölümünün genellikle savaş, halkların dramı ve oligarşik yapılar üzerine olduğunu hatırlattı. Akyol, şunları söyledi:
“Ancak bu yıl yarışmaya katılan karikatürler daha geniş konulu bir yelpazeye sahipti. Örneğin sosyal iletişim ve teknolojik aletlerin üzerine yoğunlaşan, dünyanın daha çok karmaşık bir düzen hal aldığını belirten çizgiler çoğunluktaydı. Bu nedenle Aydın Doğan Karikatür Yarışması, dünyadaki en karizmatik yarışmalardan biri durumuna geldi. Karikatürler nitelik açısından çok zengin, desen yönü sağlam ve çok zekice yapılan eserlerdi. Bu nedenle jüri üyeleri olarak seçimde gerçekten çok zorlandık. Beğenilen eserlerin kalitesi, güzelliği birbirine çok yakındı. Bu nedenle bence yarışmada dereceye giren eserlerden çok, bu yarışmanın niteliğinin kalitesinin çok çok yükseklere çıkması ve artması çok daha önemli.”
Yarışmada birincilik ödülünü alan sanatçıya 8 bin, ikincilik ödülü kazanan sanatçıya 5 bin, üçüncülük ödülü kazanan sanatçıya 3 bin 500 ve Başarı Ödülü alan 12 sanatçıya da 500'er dolar verileceğini söyledi. Dereceye giren tüm sanatçılara ayrıca başarılarını simgeleyen heykel ve ödül beratları 18 Ekim 2011'de İstanbul'da düzenlenecek törenle verilecek. Ödül kazanan 15 karikatür, 1-10 Haziran 2011 tarihleri arasında Milta Bodrum Marina Osmanlı Tersanesi Kaymakamlık Sanat Galerisi'nde sergilenecek.
30 Mayıs 2011 Pazartesi
Çoksesli olmayı becerememiş toplumları eninde-sonunda bekleyen çokeşli olmaktır!..
"Kadınlar da dayağı hak ediyor" diyen kadınların (!) olduğu bir ülkede, kafa çoktan sıyrıldığı için kadınlara artık "sığınma evi" değil "sıyırma evi" gerekli hale gelir!..
Yıllar yılı tarikatlar eliyle DİN'lenen bir ülke, şimdilerde DİNLETİ'sini yaşıyor!
Bu ülke hep kayıt dışından şikayet etmez miydi? Al sana; eğer muhalifsen artık her şeyin KAYIT ALTINDA!!!!
Başbakan, Kılıçdaroğlu'na "O sanaldır sanal" demiş... Sanal alemi filtreleme peşinde olan bir zihniyetin, bu lafın ardından muhalefet liderini de filtrelemesi yakındır!..
Kadına şiddet AKP döneminde yüzde 1400 arttı!.. AKP bu; Karısını öldürmek isteyen kocalara yakında özel cinayet kredisi de verebilir!..
Bu işte bir terslik yok mu? Başbakan her gittiği yerde, olağanüstü bir şekilde koruma ordusuyla korunurken, vatandaşına sen korunma en az 3 çocuk yap diyor!..
Orduspor Süper ligde!.. Son dönemde 'Ordu' adına ama yanlış ordu adına belki de tek teselli edici vaziyet!!!
AKP dışındaki tüm partilerin parti merkezlerinin kapısına yazmalı: "Her muhalif canlı günün birinde KASETLE CESET olmayı tadacaktır!.."
ERGENEKON... Böyle bir dava ve örgüt HAYALDİ, ama AKP SAYESİNDE GERÇEK OLDU!..
AKP'nin yakında yasaklayabileceği sözcüklere "Devran" da eklenebilir! Ne de olsa bu DEVRAN DA DÖNECEK ELBET!.
28 Mayıs 2011 Cumartesi
27 Mayıs 2011 Cuma
Ajda Pekkan'ın Devlet Bakanı Egemen Bağış'a "Muhteşem vizyonunuzla hep ülkemizin önünü açıyorsunuz. Size canımızı vermeye hazırız" tarzında bol selülitli laflar etmesinden sonra MİZAHHABER Ajda Pekkan ile AKP arasındaki benzerliği araştırdı ve ortaya şu gerçek çıktı: "Ajda Pekkan ile AKP birbirine çok benzer. Çünkü ikisi de fazlasıyla estetiklidir, sunidir. Yıllarca sayısız estetik ameliyatla bizden gerçek yüzünü saklayan Ajda Pekkan ile, Batıya koşturur numarasıyla ülkeyi sıradan bir Ortadoğu ülkesi haline getiren AKP bu yüzden yani 'yüz'leriyle birbirine çok benzer. AKP'nin gerçek yüzü, bakar görmezler için özellikle son 4-5 yıldır ortaya çıkmış, estetikli yüzü fena halde dökülmüştür, Ajda Pekkan ise bunu, Devlet Bakanına ettiği sözlerle başarmıştır, kutlarız! Haydi bütün eller havayaaaaaaaa!!!!!"
26 Mayıs 2011 Perşembe
- Eeeee herşey altüst olunca koçlar da, öküzler de karıştı kardeşim! Bizim trene baktığımız gibi, kimileri de aynen o şekilde hayata bakınca ortaya çokeşli ve çoksesli bir dayak çıkıyor işte! Yüzde 80'i başı kapalı hale gelen ama daha kötüsü zihni kapalı bir ülkede, bundan sonra erkek sürücüler kapalı alanda trafiğe çıkarlar, dayağı gelen dayağını yer, tecavüzü gelen tecavüze uğrar, tacizle yetinmek isteyen taciz edilir. Yakışır kadınları bile badem bıyıklı hale gelmiş, akı bokuna karışmış bu topluma!..
Cihan Demirci'nin, Nisan ayında yayımlanan ve Mayıs ayında ikinci basımını yapan karikatür albümü "Gereksiz Taramalardan Kaçınamadım" dan bir karikatür...
Ercan Akyol'un 26 Mayıs 2011 tarihinde Milliyet'te yayımlanan karikatürü...
23 Mayıs 2011 Pazartesi
HAYALDİ, GERÇEK OLDU!.. Kadına yönelik şiddet cinayetlerinin yüzde 1400 arttığı AKP iktidarı döneminde, kadınların sürekli olarak koca şiddetiyle öldürülmeleri üzerine harekete geçen AKP iktidarı kadınlar için ayrı mezarlık açmaya karar verdi. Geçmiş iktidarlar döneminde kadınlara sığınma evleri açılırken her alanda daha “ileri” gitmeyi seven AKP kadınlara ayrı mezarlık açacak ve bu mezarlığın girişinde: “Her kadın günün birinde kocası sayesinde ölümü tadacaktır!” yazacak!..
“ÖLÜM GARANTİLİ SİYANÜR
HAVUZLU VİLLALAR”
Kütahya’daki siyanür havuzunun ciddi tehlike yaratmasını önemsemeyen Başbakan ve çevre bakanından sonra TOKİ de harekete geçerek, 12 Haziran’dan sonra başlayacak yeni konut rantı döneminde vatandaşlar için “Siyanür Havuzlu Villalar”ı yapılacağını açıkladı. MİZAHHABER'e yapılan açıklamaya göre; Türk insanının tehlikeyi ve avantürü çok sevdiği, ölümle-yaşam arasında bir köprü oluşturacak bir konut konseptinin bu ülkede çok tutacağı belirtilerek şöyle dendi: “Siyanür havuzlu villalarda, havuz problemi çözmesine artık gerek kalmayan, şifreli çocuklara sahip, çok eşli aileler oturacak, örneğin imam nikahlı hanımına çok kızan bir koca, isterse hanımını bu havuza atabilecek. Özel olarak imal edilen siyanürün AKP kadar zarar verebileceği söylense de bunların hepsi külliyen yalandır. Bizim havuzlarımızdaki siyanür sadece cennete gitmenize yol açacak kadar zarar verecektir!..”
Son yıllarda, dünyaca ünlü New Yorker dergisinde başka kapak çalışmaları da yayımlanan grafik ve karikatür sanatçısı Gürbüz Doğan Ekşioğlu, bu kez de New Yorker dergisinin 16 Mayıs sayısının kapağına "Bin Ladin" portresiyle imzasını attı. Bu Gürgüz Doğan'ın New Yorker'daki 6. kapağı oldu. Ekşioğlu ile Vatan gazetesinde yapılan röportajı okumak için link adresi: http://pazarvatan.gazetevatan.com/haberdetay.asp?hkat=1&hid=17179
22 Mayıs 2011 Pazar
20 Mayıs 2011 Cuma
Bu yıl 3’ncüsü yapılacak olan “Uluslararası Turizm Karikatürleri Yarışması” için yurtiçinden ve yurtdışından başvurular başladı. Nisan ayında yitirdiğimiz karikatürcü Atila Özer'in çabalarıyla başlatılan yarışma bu yıl onun anısına atfediliyor...
Kozak, karikatür sanatçılarından yarışmaya yurt içinden ve yurtdışından çok sayıda katılım olduğunu belirterek şunları söyledi: “Gelen eserlerde turizme ilişkin birçok konuda önemli eleştiri ve uyarılar içeren espriler var. Bunlar sektörün geniş kamuoyuna ulaşmasında önemli rol oynuyor. Bu eserlerde aynı zamanda espri yoluyla sektöre de önemli uyarılarda bulunuluyor. Uluslararası Turizm Karikatürleri Yarışması”na ilk yıl 50 ülkeden 269 sanatçı 599 karikatür ile katıldı. Gelen eserler uluslararası bir jüri tarafından değerlendiriliyor. Kazananlar İstanbul’da düzenlenen EMITT Fuarı’nda düzenlenen törende Kültür ve Turizm Bakanı elinden ödüllerini alıyor.”
“Uluslararası Turizm Karikatürleri Yarışması”na katılmak isteyenler eserlerini e-posta ile www.anatoliajournal.com/cartoon/2012.htm adresine posta ile de; Anadolu Üniversitesi Eğitim Karikatürleri Müzesi, Akcami Mah., Malhatun Sokak, No: 6, Odunpazarı, 26030 Eskişehir adresine gönderebilirler.
Musa Kart'ın 20 Mayıs 2011 tarihinde Cumhuriyet gazetesinin birinci sayfasında yayımlanan karikatürü...
19 Mayıs 2011 Perşembe
Cihan Demirci, 3. Kocaeli Kitap fuarındaki mizah söyleşisi sırasında...
Cihan Demirci, Nisan ayında yayımlanan ve bir ay dolmadan ikinci basımını yapan ilk karikatür albümü "Gereksiz Taramalardan Kaçınamadım"ı tanıtıcı mizah turlarına devam ediyor. 18 Mayıs Çarşamba günü, Kocaelinde 3. Kocaeli Kitap Fuarına konuk olan Cihan Demirci fuarda Say Yayınları standında 11.00-13.00 arasında özellikle öğrencilerin yoğun ilgisiyle karşılaştıktan sonra; fuarın konferans salonunda bir mizah söyleşisi gerçekleştirdi ve ardından 14.00-16. 00 arasında hem yeni karikatür albümünü hem de çocuk kitaplarını imzaladı. Bu etkinliğe özel olarak gelen Kocaeli çevresinde yaşayan konuklar arasında Demirci'nin 38 yıldır görmediği ilkokul arkadaşı Ayşe'nin olması da mizahçı için hoş bir sürpriz oldu.
Cihan Demirci, 38 yıl öncesinden ilkokul arkadaşı Ayşe Yürür ve eşi Hüseyin beyle...
Karikatürcü Emrah Avcı ve Cihan Demirci...
Cihan Demirci, Yasemin hanıma kitabını imzalarken...
Cihan Demirci, ilköğretim öğrencilerine çocuk kitaplarını imzalarken...
18 Mayıs Müzeler Günü dolayısıyla bu yıl Burdur Müzesi tarafından 26. düzenlenen “Eski- Eser İnsan İlişkileri” konulu karikatür yarışmasında dereceye giren karikatüristlere ödülleri düzenlenen törenle verildi.
17 Mayıs 2011 Salı
7. Mordoğan Belediyesi Denizle Buluşma Şenliklerinde “Çevre Karikatürleri” Sergisi açıldı. Birçok etkinliğe ev sahipliği yapan şenlik 4 gün sürdü. Karikatürün yanı sıra resim, fotoğraf, ebru, seramik, el sanatları sergileri açıldı. Gece konserlerle süren şenliğin son günü balık avı yarışması yapıldı.
Özge Ulu ve Mustafa Yıldız Mordoğan sergisinde...
Ayrıca Aral’ın diğer ilgi alanlarından müzik, tiyatro, sporla ilgili notlarıyla yemek tariflerinin bulunduğu not defterleri, gözlük, çizim takımı, kalem gibi kişisel eşyaları da yer alıyor. Oğuz Aral’ın mizah temelinde yükselen çok yönlü sanatçı ve gazeteci kimliğini ortaya koyan sergi afişlerinde 31 Mayıs yazsa da, aslında 25 Mayıs’a kadar sürecek.
14 Mayıs 2011 Cumartesi
Mustafa Yıldız Ege Üniversitesinde...
13 Mayıs 2011 Cuma
Civelek: Çizerek daha iyi anlatacaklar
Karikatürün ülkemizde gelenek olduğunu ve Kamil Masaracı'nın da bu sanatın önemli temsilcisi olduğunu anlatan İskenderun Belediye Başkanı Yusuf Civelek, "Karikatür anlam yüklenmiş resimlerdir. Evrensel fikirler veren bir sanat dalıdır. Zeka, kültür ve birikim gerektirir" dedi. Civelek, karikatür atölyesine katılan çocukların çizgileriyle hem kendilerini daha iyi anlatabileceklerini, hem de topluma mesaj vereceklerini söyledi.
Masaracı: Dünyayı güldürmek lazım
'Karikatürlü Ev' düşüncesini İskenderun Belediye Başkanı Civelek'e ilettiğini bu düşüncesinin karşılık bulmasına sevindiğini anlatan Kamil Masaracı da "Bu atölye çalışması, Türk ve dünya karikatürü için, Türk çizerleri açısından güzel bir adımdır" ifadesinde bulundu. Karikatürist Masaracı, açılışa katılan anne ve babalara da şöyle seslendi: "Çocuklarınızın canı sıkılınca yapacağı tek şey var; o da karikatür. Karikatür, insana gülmeyi, güldümeyi öğretiyor. Kağıt ve kalemle dünyaları güldürebiliyorsunuz. Bu somurtkan dünyayı güldürmek çok önemli. Unutmayın ki, hayat sürdüğü sürece, çizgi de sürecektir."
GÖNÜLLÜLERİ EVİNDEYDİ!
Cihan Demirci, 11 Mayıs Çarşamba günü, Kadıköy Belediyesi Fenerbahçe Gönüllülerinin davetlisi olarak Fenerbahçe Gönüllüleri Evinde "Siyasi Mizahın 600 Yılı Aşan Engelli Tarihi" başlıklı görsel sunumlu söyleşisini gerçekleştirdi. 2 saatte bitmesi planlanan etkinlik, izleyenlerin aldığı keyif nedeniyle 3 saati aştı.
Cihan Demirci izleyenleri 607 yıllık siyasi mizah dolu bir tarihi yolculuğa çıkardı...
Kadıköy Belediyesinin pek çok mahallede gönüllüleri var. Bunlardan bir grubu da Fenerbahçe Gönüllüleri oluşturuyor. Cihan Demirci, Fenerbahçe Gönüllüleri başkanı Belkıs Ayanaoğlu'nun davetiyle 11 Mayıs Çarşamba günü Fenerbahçe Gönüllülerinin evinde "Siyasi Mizahın 600 Yılı Aşan Engelli Koşusu" başlıklı görsel sunumlu söyleşisini gerçekleştirdi. Mizahın köklerinden çıkılan bir yolculuk 1404'lerden start aldı bu söyleşide. Cihan Demirci, Osmanlı'da hiciv şairlerinin başlarına gelenlerle başlayan siyasi mizah yolculuğunu 2011'e dek getirdi. 2 saat sürmesi planlanan etkinlik izleyen kitlenin ilgisiyle 3 saati aştı. Cihan Demirci daha sonra yeni kitabı "Gereksiz Taramalardan Kaçınamadım"ı imzaladı Fenerbahçe sakinlerine. İmza sırasında da sürdü söyleşi. Keyifli bir tarih yolculuğunun ardından Fenerbahçe Gönüllüleri Evinden doğrusu zor ayrıldı.
Cihan Demirci söyleşisinin sonunda karikatür albümünü imzalarken...
10 Mayıs 2011 Salı
Anadolu Mizahının en önemli fıkra kahramanı Nasreddin Hocanın kimliği, doğum yeri olan Akşehir'in AKP'li belediyelerin eline geçmesiyle birlikte epeydir değişmeye başlamıştı. Bir mizah kahramanını zaman içinde "Camii Hocası"na dönüştürmeye çalışan, mizahtan nasibini alamamış zihniyet sonunda ‘Uluslararası Nasreddin Hoca Şenliği’ni, ‘şenlik’ kelimesi Nasreddin Hoca’nın adını hafifletiyor gerekçesiyle ‘Nasreddin Hoca Anma ve Mizah Günleri’ olarak değiştirdi. Bu nedenle Akşehir Belediyesi’ne tepki yağıyor!.. Habertürk'ten Pınar Tarcan imzalı haberi birlikte okuyalım...
Konya’nın Akşehir İlçesi’nde 1959’dan beri yapılan ve 1974’de Uluslararası Nasreddin Hoca Şenliği adını alan etkinliğin "Nasreddin Hoca Anma ve Mizah Günleri" olarak değiştirilmesi, Akşehir’de ve mizah çevrelerinde tartışma yarattı.
Eski Belediye Başkanı Nuri Köksal, tarihsel kutlamanın adının değiştirilmesini eleştirdi. “Akşehir’in tarihi haline gelmiş bir kutlama. Hoca bir din âlimi değildir. Evet dini eğitimi birikimi vardır, ama halk bilgesidir daha da ötesinde. Mizahi yönü katabilirsiniz” diyen eski Başkan Nuri Köksal, kararın hukuka aykırı olduğunu öne sürerek, şunları söyledi: “Nasreddin Hoca Şenliği elli yıldır marka olmuş, kuruluşunda sivil inisiyatif olan bir şenliktir. Hüviyetinin değiştirilmesinin gerekçesi hukuka son derece aykırı. Yetkili kurulların böyle bir kararı yok. Şu anki Belediye Başkanı’nın tek başına aldığı bir karar. Derneğin kurulundan da geçmiş bir şey yok. İsmin değiştirilmesi hukuken oldu bittiye getirildi.”
FACEBOOK’TA PROTESTO
Facebook’ta kurulan “Akşehir Uyuma! Şenliğine Sahip Çık!” adlı grupta değişikliğe protestolar artarken, mizah yazarı Muzaffer İzgü de “Nasreddin Hoca Altın Eşek Ödülü’’nü, ayrıca Nasreddin Hoca Öykü Ödülü’nü almış bir yazar olarak,16 yıl üst üste Nasreddin Hoca Şenlikleri’ne katılmış biri olarak, şenliği bozmak ve bunu günlere dağıtmak, yozlaştırmak hiç kimsenin hakkı değildir şiddetle protesto ediyorum” dedi.
Nasreddin Hoca Derneği’nden Ahmet Buğra ise Türkiye’de yaklaşık 400-500 şenlik olduğunu anma etkinliği sayısının ise az olduğunu ve bütçeden daha çok pay almak için bu kararın çıktığını söyledi.
'ELEŞTİRİLER NEDENİYLE İSİM DEĞİŞTİRDİK'
Belediye Başkanı Abdülkadir Oğul ise belediyenin resmi sitesinde kararla ilgili şu görüşlere yer verdi: “Yıllardır, şenliğimize katılan konuklarımızdan, çeşitli sanat ve edebiyat çevrelerinden aldığımız eleştirilerin bizi bu isim değişikliğine sevk ettiğini ifade etmek istiyorum. Eleştiriler, Nasreddin Hoca gibi dünyaya mal olmuş; bilge, halk önderi ve ilim adamı gibi evrensel bir kimlik adına düzenlenen etkinliklerin ‘şenlik’ adı altında anlamını hafiflettiği yönünde olmuştur. Yeni ismiyle ‘Uluslararası Akşehir Nasreddin Hoca Anma ve Mizah Günleri’ adı altında düzenleyeceğimiz etkinliklerimiz, şenliğimizin devamı niteliğinde, yani 52. yılında olacak ve bu yıl yine kendi tarihinde gerçekleştirilecek.”
MİZAHHABER'İN NOTU: 'ŞENLİK' sözcüğünden bile rahatsız olan insanların yönettiği (!) bir ülkeye düştü ömrümüz! Çünkü 'Şenlik' neşeyi çağrıştırır, neşe ise gülen, kahkaha atan, mizah duygusu olan insanları. Mizahın yarattığı hava 'Şenlik' dolu bir havadır. Bağnaz, tutucu, muhafazakar beyinler bu yüzden 'Şenlik' sevmezler. Tıpkı mizah sevmedikleri, mizahtan anlamadıkları gibi. Ama işin acı gerçeği bu durum yeni değil. Akşehir'de iki dönemdir AKP'li belediye var. AKP'li belediye Akşehir'i kazanır kazanmaz zaten bu şenliğin yapısını epeyce değiştirmişti. Bu şenliğe son kez o dönemde giden Cihan Demirci, şenliğin nasıl da 'Evlere Şenlik' bir hale geldiğini Cumhuriyet'te kaleme almıştı. Ancak o dönem Homur mizah grubunu oluşturan mizahçı dostlar Nasreddin Hocayı 'Camii Hocası'na dönüştürmeye çalışan bu zihniyetin yaptığı şenliğe, hiçbir şey olmamış gibi katılmaya devam ederek bizce hata yaptılar. Onlar iyi niyetliydiler ama karşı tarafın iyi niyetli olmadığı açıktı. Sonuçta bu zihniyetin eline oyuncak olmaktan öteye birşey gerçekleşmedi. Derken sonunda bu şenliğe "Namaza gittik gelicez" yazısını karikatür sergilerinin üstüne koyan, AKP düzeninin yarattığı yeni bir çizer güruhu katılmaya başladı. Yani Akşehir zaten 7-8 yıldır mizah kahramanı Nasreddin Hocayı sırtından hançerleye hançerleye işte sonunda bu hale geldi. Durumun bu hale geleceğini o günlerden gören Cihan Demirci, şimdi bu şenliğe tüm yanlışlarına rağmen katılmayı sürdüren mizahçı dostlara da soruyor; Katıldınız da n'oldu arkadaşlar, şenlik sözcüğünden bile korkanların elindeki Akşehir'de gelinen nokta işte budur!..
ŞİMDİ 2006 YILINDAN BUGÜNLERİ YAZAN CİHAN DEMİRCİ'NİN İKİ ESKİ YAZISINI OKUYALIM:
CİHAN DEMİRCİ'NİN 10 TEMMUZ 2006 TARİHİNDE AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ŞENLİĞİYLE İLGİLİ "DAMDAKİ MİZAHÇI" BLOGUNDA YAZDIĞI YAZININ LİNK ADRESİ: http://damdakimizahci.blogspot.com/2006/07/damdaki-mizahnz-cihan-demirciden.html
CİHAN DEMİRCİ'NİN 14 TEMMUZ 2006 TARİHİNDE CUMHURİYET'TE YAYIMLANMIŞ "ŞENLİKTE MİZAH NEREDE?" BAŞLIKLI YAZISININ LİNK ADRESİ: http://damdakimizahci.blogspot.com/2006/07/enlikte-mizah-nerede-47.html
Türk mizah edebiyatının büyük ustası Rıfat Ilgaz usta 100 yaşında... 1911 doğumlu Rıfat Ilgaz, 7 Mayıs 1993'te bu dünyaya veda etmişti. Rıfat Ilgaz'ın 100. yaşı nedeniyle Çınar Yaınları ile İş Bankası Yayınları bir işbirliği yaparak bu yıl çeşitli etkinlikler düzenleyecek ve ustanın kitaplarının yeni basımlarını yapacaklar. Rıfat Ilgaz'ın 100. yaşı nedeniyle gerçekleşen panelde konuşan şair Yılmaz Gruda, Rıfat Ilgaz'ın 1940 kuşağından geldiğini ama bu kuşağın yok sayıldığını, bu nedenle büyük hata yapıldığını söyledi. Gruda, 1940'lar kuşağının Nazım Hikmet'ten ilham aldığını ancak dönemin Nazım Hikmet'i, hatta birbirlerini bile taklit etmediklerini söyledi.
1940'lı yıllarda şairlerin bugünkü gibi metaforlar yapmadığını, doğrudan duygularını en güzel sözlerle anlattıklarını dile getiren Gruda, bu kuşağın, dönemin sorunları olan faşizmi, emperyalizmi yazdıklarını ve bu nedenle hapse atıldıklarını ifade etti. Gruda, Rıfat Ilgaz'ın Orhan Veli'nin de önceki kuşağından olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: ''Toplumsal olaylara bir ironi ile bakardı. Aynı zamanda 'garip şiiri'nin de öncüsüydü. 1940'lı yılların şair ve sanatçılarının hiçbiri bugün yoklar ama bugünün şairlerinin onlardan alması gereken çok önemli dersler var. Rıfat Ilgaz, genç kuşağın örnek alması gereken en önemli yazar ve şairlerden biridir.''
Babasının adını yaşatmak içimn yıllardır yoğun bir çaba içinde olan Rıfat Ilgaz'ın oğlu Aydın Ilgaz da babasının döneminde sınıf, devrim ve kırmızı renklerin antipatiyle karşılandığını, babasının bir kitabında da bu 3 unsurun biraraya geldiği için o zamanki iktidar tarafından toplatıldığını ve babasının hapse atıldığını söyledi. Aydın Ilgaz, düşünce suçundan bir şairin sadece kendisinin değil ailesinin de büyük zorluklar çektiğini ifade ederek, ''Rıfat Ilgaz'ın doğumunun 100. yılında bize düşen geriye dönüp bakma ve oradan dersler almaktır'' dedi.
DİPNOT: Cumhuriyet gazetesinin sitesinde yer alan Anadolu Ajansı kaynaklı haberde sürekli olarak bir hata yapılmış "vefatının 100. yılı" denmiş. Oysa 2011, Rıfat Ilgaz'ın ölümünün değil doğumunun 100. yılıdır, MİZAHHABER olarak bunu düzeltmek de bize düştü!!!
9 Mayıs 2011 Pazartesi
Bir kaşık suda değil görülen o ki; okyanus ötesinde boğuldu bu ülke!!!
DİİİİİİİİİİİİİİİİİN! DUYDUNUZ DİN'İN SESİNİ, SEÇİM ÖNCESİ BAĞIRA BAĞIRA, DİN ALTINDAN VURMAYA DEVAAAAAM!
7 Mayıs 2011 Cumartesi
Sefer Selvi arkadaşımızın 7 Mayıs 2011 tarihli Evrensel gazetesinde yayımlanan bu karikatürüyle dün Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının yanına ulaşan, yürekli ve vicdanlı hukuk adamı HALİT ÇELENK ağabeyi en soldan yüreğimizle selamlıyoruz...
Zaten USA yarattı
USA yok etti bu adamı
Ey okyanus dibindeki
Sen ki aslında şifreni
Adında ele verdin:
USAme Bin Ladin
Cihan Demirci
LİNK ADRESİ:
http://siirzofren.blogspot.com/2011/05/usa-me-usa-yaratt-demem-zaten-usa.html
Türkiye’de 67 gazeteci cezaevlerinde tutuklu bulunuyor. Gazetecilerle ilgili 2 bin dava 10 bine yakın soruşturma yürüyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün basın özgürlüğüne saygı sıralamasında 138. sırada yer alıyor. Türkiye’nin en önemli gündem maddesi haline gelen Basın Özgürlüğü önündeki engeller bu defa mizahın ve çizginin ışığında ele alınacak. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Karikatürcüler Derneği tarafından 9 Mayıs Pazartesi günü saat 15:00’de TGC Basın Müzesi’nde “Mizahın ve Çizginin Işığında Basın Özgürlüğü” konulu bir panel düzenlenecek. Panele Türkiye Gazeteciler Cemiyeti adına Başkan Vekili Turgay Olcayto ile karikatürcüler Akdağ Saydut ve Semih Poroy katılacak. Panelde mizahın ve çizginin dünden bugüne baskılardan nasıl etkilendiği örnekleriyle ele alınacak.
Karikatür dünyasının önemli isimlerinin karikatürlerinden seçilerek oluşturulan “Basın Özgürlüğü Karikatür Sergisi” ise yine TGC Basın Müzesi’nde 9 Mayıs Pazartesi saat 16.00’da açılacak. Sergi 31 Mayıs tarihine kadar devam edecek.
3. Türkan Saylan Çocuk Şenliği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin katkıları ve yazar Sevim Ak'ın çabalarıyla 4-5 Mayıs 2011 tarihlerinde, Bakırköy Belediyesinin, Ataköy'deki Yunus Emre Kültür Merkezinde gerçekleşti. Pek çok çocuk kitabı yazarının ve sanatçının katıldığı etkinliklerde söyleşiler, atölye çalışamları, çeşitli gösteriler yapıldı. Cihan Demirci de bu şenliğe 2. kez katıldı ve 4 Mayıs Çarşamba günü, çeşitli ilköğretim okullarından gelen öğrencilerle gruplar halinde bir karikatür atölyesi çalışması gerçekleştirdi.
Cihan Demirci, Yunus Emre Kültür Merkezinde gerçekleşen atölye çalışmasında..
5 Mayıs 2011 Perşembe
2 Mayıs 2011 Pazartesi
Türk ve Dünya Karikatürünün büyük ustalarından Turhan Selçuk ustanın doğum yeri Muğla'nın Milas ilçesidir. Bugün Milas'ta Turhan Selçuk ustanın adını taşıyan bir Karikatürlü Ev ve bir Park bulunuyor. Milas Belediyesi bunlarla yetinmeyerek Uluslararası bir karikatür yarışması da düzenledi.
Bu yıl ilk kez gerçekleşecek, 12 Ağustos'a dek katılım süresinin bulunduğu "Serbest konulu yarışma tüm Dünya çizerlerine açık. Yarışmanın jüri üyeleri şu isimlerden oluşuyor: Muhammet Tokat (Milas Belediye Başkanı) Ersin Yeniceli (Milas Bld. Kültür Müdürü) Mehmet Nergiz (Milas Sanatçılar Derneği Başkanı) Turan Erol (Ressam), Marlene Pohle (Karikatürist), Kamil Masaracı (Karikatürist), Ercan Akyol (Karikatürist), Cihan Demirci (Karikatürist), Ferit Avcı (Karikatürist)
Yarışma şartnamesine tıklayarak büyütüp, okuyabilirsiniz...